Çoğul Gebeliklerde Karşılaşılan Riskler, Komplikasyonlar ve Doğum Süreci
İkiz, üçüz ve çoğul gebelikler, artan preeklampsi, erken doğum ve düşük doğum ağırlığı riskiyle dikkat çeker. Bu içerikte, çoğul gebelik sürecinin başından doğuma kadar karşılaşılabilecek tüm medikal zorluklar açıklanıyor.
İkizler en yaygın çoğul gebeliktir
Belki de ikizleri olan birini tanıyorsunuzdur, ancak ikizlerin nasıl oluştuğunu ve nasıl geliştiğini biliyor musunuz? İkizlerin iki türü vardır: tek yumurta ikizleri (monozigotik) ve çift yumurta ikizleri (dizigotik).
Tek yumurta ikizleri, sperm ve yumurtanın birleşmesiyle oluşan tek bir embriyonun iki embriyoya bölünmesiyle meydana gelir. Her bir embriyo monozigotiktir, genetik olarak özdeştir ve her ikisi de aynı cinsiyette olacaktır. Bölünmenin ne zaman gerçekleştiğine bağlı olarak, tek yumurta ikizleri ayrı plasentalara ve gebelik keselerine sahip olabilir veya tek bir plasentayı paylaşabilir ancak ayrı keseleri olabilir. Nadir durumlarda, tek yumurta ikizleri aynı amniyotik kesede bulunabilir.
Çift yumurta ikizleri, iki ayrı yumurtanın her birinin farklı spermle döllenmesiyle oluşur. Ortaya çıkan iki embriyo dizigotiktir, genetik olarak özdeş değildir ve aynı veya farklı cinsiyette olabilir. Çoğu zaman, bu tür ikizlik, yardımcı üreme teknikleri ile oluşan gebeliklerde görülür.
Kaybolan İkiz Sendromu nedir?
Bazen, çoğul gebeliğin çok erken dönemlerinde, fetüslerden biri "kaybolur." Bu duruma "kaybolan ikiz sendromu" denir. Ultrason ile ikizlerde kalp hareketi gösterilmesine rağmen, ikiz gebeliklerin %20'sinde bir fetüsün kendiliğinden kaybı gerçekleşebilir. Üçüz ve dördüz gebeliklerde spontan kayıplar daha da yüksektir. İlk 12 haftada fetüs kaybedildiğinde, kalan fetus veya fetüsler genellikle normal şekilde gelişmeye devam eder; ancak vajinal kanama meydana gelebilir.
Gebeliğin 5. haftasında yapılan ultrason muayeneleri bazen tüm fetüsleri tanımlamada başarısız olabilir. Neredeyse %10 oranında çift yumurta ikizi 5. haftadan sonra görülebilir. 6 ila 8 hafta arasındaki tekrar ultrasonda, fetüs sayısı en doğru bir şekilde değerlendirilir.
Çoğul gebelik kimlerde daha sık görülür?
ikizler yaklaşık her 250 gebelikte bir, üçüzler yaklaşık her 10,000 gebelikte bir ve dördüzler yaklaşık her 700,000 gebelikte bir görülmektedir. Ancak çoğul gebelik şansını artıran en önemli faktör kısırlık tedavisidir. Diğer faktörler şunlardır:
- Aile geçmişi ve ırk: Özellikle çift yumurta ikizlerinde önemlidir. Annenin aile geçmişi babanınkinden daha önemli olabilir. Kendi çift yumurta ikiz eşi olan kadınlarda, çift yumurta ikiz gebeliği görülme riski 4 kat fazladır (1/60). Tek yumurta ikizlerinin oluşması ise genellikle kısırlık tedavilerine (özellikle taze transfer tüp bebek tedavilerinde) bağlıdır, aile hikayesinin etkisi pek görülmez.Her 1000 gebelikte 3-4 oranında izlenir.
- Anne yaşı ve önceki gebelik geçmişi: İkizlerin sıklığı anne yaşı ve gebelik sayısıyla artar. 35 ila 40 yaş arasındaki dört veya daha fazla çocuğa sahip kadınlar, çocuk sahibi olmayan 20 yaş altındaki kadınlara göre üç kat daha fazla ikiz sahibi olma olasılığına sahiptir.
- Anne boyu ve kilosu: Çift yumurta ikizleri, uzun ve kilolu kadınlarda daha yaygındır. Bu durum beslenme ile ilgili olabilir; sadece vücut boyutuyla ilgili değildir. II. Dünya Savaşı sırasında Avrupa'da gıda kıtlığı olduğunda çift yumurta ikizi doğurma oranları azalmıştır.
- Yumurtalıkları uyarıcı ilaçlar ve Yardımcı Üreme Teknolojisi: Çoğul gebelik yumurta olgunlaştırıcı ilaçları kullanan kadınlarda daha yaygındır. Klomifen sitrat ile hamile kalan kadınlarda yaklaşık %5 ila %12'sinde ikiz gebelik oluşur. Gonadotropinlerden kullanımı ile oluşan gebeliklerin yaklaşık %30'u çoğuldur.
Üremeye yardımcı teknikler, çoğul doğum oranlarının artmasına katkıda bulunur. Transfer edilen embriyo sayısı arttıkça çoklu gebelik riski de artar.
Çoğul gebeliklerin riskleri ve komplikasyonları nedir?
Çoğul gebeliklerde komplikasyon riski artar. En yaygın şikayetler, şiddetli bulantı ve kusmadır.
1. Erken Doğum:
Erken doğum çoğul gebelikler için en büyük riski oluşturur. Çoklu gebeliklerin %60'ı erken doğar (<37 hafta), bu oran tekil gebeliklerde ise yaklaşık %10'dur. Vajinal doğumun mümkün olup olmadığı, bebeklerin boyutu, pozisyonu ve sağlığı ile annenin pelvik kemiklerinin boyutu ve şekline bağlıdır, genellikle sezaryen doğum gerekir.
2. Plasenta Problemleri:
Plasenta rahmin duvarına bağlıdır ve fetüs plasentaya göbek kordonu ile bağlıdır. Plasenta, fetüse kan, oksijen ve besin sağlar. Çoklu gebeliklerde plasental fonksiyonun anormal olma olasılığı daha yüksektir. Eğer plasenta fetüse yeterli oksijen veya besin sağlayamazsa, fetüs düzgün bir şekilde büyüyemez. Plasenta erken yaşlanır ve özellikle üçüncü trimesterin sonlarında fetal büyümeyi yavaşlatabilir, gelişme geriliği görülebilir.
Başka bir plasenta problemi ise ikizler arasında kan akışının olduğu "ikiz-ikiz transfüzyon sendromu"dur; bu durum tek yumurta ikizlerinde yaşamı tehdit eden bir durumdur. Bu transfüzyon, bir fetüsten diğerine kan akışının paylaşılmış plasentada gerçekleşmesiyle oluşur. "Verici" ikizde büyüme geriliği meydana gelirken, "alıcı" ikizde aşırı sıvı birikir.
3. Preeklampsi:
Preeklampsi, diğer adıyla gebelik zehirlenmesi, çoğul gebeliklerde 2 ila 5 kat daha sık görülmektedir. İkiz gebeliği olan kadınlarda preeklampsi gelişme oranı %15 ila %20 arasındadır, üçüz veya daha fazla gebeliklerde bu oran daha yüksektir. Preeklampsi, annenin kan basıncının yükselmesi ve idrarda protein tespit edilmesiyle tanı konur. Bu durum ilerleyebilir ve annenin ve bebeğin sağlığını tehdit edebilir. Şiddetli olduğunda anne nöbet geçirebilir; inme veya diğer hayatı tehdit eden komplikasyonlar da mümkündür. Detaylı bilgiye ''Gebelikte Preeklampsi '' başlıklı yazımızdan ulaşabilirsiniz.
4.Gestasyonel diyabet (Gebelik şekeri):
Çoğul gebelikte sırasında gestasyonel diyabet geliştirme riski yükselir. Diyabetik annelerin bebeklerinin solunum sıkıntısı ve diğer yenidoğan komplikasyonlarını yaşama olasılığı daha yüksektir. Detaylı bilgiye için ''Gebelik Şekeri (Gestasyonel Diyabet)'' bölümümüzü inceleyebilirsiniz.
5.Fetal ve Yenidoğan Komplikasyonları:
İkiz doğumlarda nadir olmakla birlikte, üçüz gebeliklerin yaklaşık %20'sinde en az bir çocukta uzun vadede önemli bir engellilik görülür. Erken doğum, bir bebeği ciddi komplikasyonlar veya erken ölüm riskiyle karşı karşıya getirebilir. Erken doğum sonucu bebeğin akciğerleri, beyni, dolaşım sistemi, bağırsak sistemi ve gözleri tam olarak gelişmemiş olabilir.
Malesef, ikizlerde fetal ölüm oranı yaklaşık %1.6 ve üçüzlerde %2.7'dir. Ancak aynı doğum ağırlığına sahip ve aynı haftada doğan tekil gebeliklere kıyasla çoğul gebelik bebeklerinde kronik akciğer hastalığı veya beyin, göz ya da gastrointestinal problemler açısından önemli bir artış yoktur.
Tekil gebelikler ortalama 39 hafta, İkiz gebelikler 35 hafta, Üçüz gebelikler 32 hafta, dördüz gebelikler 30 hafta civarında doğmaktadır.
2,500 gram altında düşük doğum ağırlığı ikizlerin yarısından fazlasında görülmektedir. Üçüzler için ortalama doğum ağırlığı yaklaşık olarak 1,600 gram ve dördüzler için 1,300 gram civarındadır.